ODTÜ İstatistik (B:SC) ve Yeditepe Üniversitesi İşletme Yönetimi (MBA) derecelerine sahip. Kariyerinin ilk 6 yılı tekstil sektöründe kendi aile şirketinde Pazarlama ve Satış alanında her kademede görev alarak başladı. Sonrasında İstanbul Sanayi Odası'nda Dış Ekonomik İlişkiler Müdürü, Sabancı Üniversitesi'nde İnsan Kaynakları Kıdemli Uzmanı olarak devam etti ve 2006 yılından itibaren serbest danışman ve eğitmen olarak çalışmaktadır. Almanca ve İngilizce bilen Başer evli ve 2 çocukludur.
Kavramları ve iş akışlarını yazılı hale getirmek "sözün uçtuğu, yazının ise kaldığı" bir dünyada ilk adım olarak güzeldir, ancak yazıya döktüklerinizin güncel belge olarak yaşatılmaları gerekir. Buna hazır mısınız?
Hedefinize ulaşmak için üstesinden gelmeniz gereken işlerde istediğiniz kadar usta olun, ısrarcı ve yeni yetme birisi (özellikle 90 sonrası doğan kuşak çok iddialı) sizin hedefinize ortak olma konusunda ısrarcı ve tehditkar olabilir.
İş mülakatlarında insanların "mutlaka sorulan sorulara verilebilecek en güzel yanıtlar" vs. gibi başlıklarla sunulan gazete makalelerindeki cevapları ezberlemesinden öte kendini tanıması en gerekendir.
Üniversiteden yeni mezun olmaya adaylara ve halen kendini tanıyamamış olanlara önerebileceğim bir egzersiz var. Beyaz tertemiz bir A-4 kağıt alın, sakin bir köşeye çekilin...
Bu yazıda İK profesyonelinin sahip olması gereken temel yetkinlikerden bahsediyoruz. Önemli olan tabiki her zaman aşağıda tanımladıklarımızı uygulayabimekte yatıyor...
İş mülakatları belirsizliği sebebi ile yeni mezunları korkuturken, en deneyimli profesyonelleri bile heyecanlandırabilir. Heyecan işin doğasında vardır. Mülakat çift taraflı bir etkileşimdir, çünkü birbirini tanımayan iki taraf bir araya gelmiştir.
Bir iş yerinde çalışan insanlar aynılaşmaya başladılarsa orada durağanlık, verimsizlik ve sürü psikolojisi söz konusudur. Çok sesli müzikte de durum aynıdır...